İşte çizdiğim ilk yağlı boya tablo. En sevdiğim bu çiçeğin resmini çizerken her fırça darbesinin ellerimi deli gibi titrettiğini itiraf etmem gerekir. Ancak duyduğum tüm şüphelere rağmen ortaya bu kadar güzel bir eserin çıkması resme olan sevdamın daha da alevlenmesine yol açtı. Zaten o günden sonra bir daha da resmi bırakamadım. Bir resmi çizerken duyduğum ürkek his ancak resmin bitimine doğru birbiri ardına gelen fırça darbelerinin verdiği coşku ancak aşk kelimesiyle tabir edilebilir.
Bunlar ise benim ilk kurukalem çalışmalarım. Bitirdikten sonra babamın çok beğendiği için aldığı, kitapsız geçen uzun günlerden sonra canıma tak ettiren can sıkıntısının eseri olan çalışmalar. Tıplı yağlı boya çalışmam gibi daha önce hiç böyle profesyonel sayılabilecek çalışmalar yapmamış olmanın verdiği endişeyle korku içinde başladığım ancak sonrasında yine büyük bir şevkle tamamladığım çalışmalar...
Herneyse. Bu günlük bu kadar bir sonraki sefere daha güncel resimler yada kiaplarla görüşmek dileğiyle. Allah'a emanet olun...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder